top of page

İŞÇİ-İŞVEREN UYUŞMAZLIKLARININ ÇÖZÜMÜ İÇİN ARABULUCUYA BAŞVURMAK ZORUNLU HALE GELDİ


25.10.2017 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 7036 Sayılı İş Mahkemeleri Kanunu ile işçi ve işveren arasındaki uyuşmazlıkların çözümü için arabulucuya başvurulması dava şartı olarak düzenlenmiştir. Yasaya göre; bireysel veya toplu iş sözleşmesine dayanan alacaklar ve tazminatların yanında, işçi tarafından işveren aleyhine açılacak olan işe iade davalarında arabulucuya başvurulmuş olması gerekmektedir. Arabulucuya başvurulmadan mahkeme önüne gelen uyuşmazlıklarda, dava mahkeme tarafından usulden reddedilecektir.

Yasa uyarınca arabulucuya başvurulan uyuşmazlıklarda, Arabuluculuk Daire Başkanlığı tarafından sicile kayıtlı arabuluculardan biri seçilerek görevlendirilecektir. Şayet taraflar kendi aralarında sicile kayıtlı arabuluculardan biri üzerinde uzlaşmışlarsa, daire tarafından üzerinde uzlaşılan arabulucu uyuşmazlığı çözümlendirmek üzere görevlendirilebilecektir.

Yeni yasa, uyuşmazlıkların hızlı ve etkin çözümünün temini bakımından Arabuluculara önüne gelen uyuşmazlığı üç hafta içinde sonuçlandırmasını ve bu süreyi sadece bir hafta uzatma hakkı tanımıştır.

Arabuluculuk yoluyla çözülen uyuşmazlıklarda arabulucu tarafından oluşturulan karar mahkemelerce verilmiş bir kararla eşdeğer olacaktır. Söz konusu kararlar icra-i niteliktedir.

Arabulucuya başvurulan ancak tarafların bir çözüme ulaşamadığı uyuşmazlıklarda ise, arabulucu tarafından düzenlenen son tutanak arabuluculuk bürosuna gönderilecek ve uyuşmazlığın mahkeme önünde çözümlenmesinin önü açılacaktır.

Yeni yasa hak kaybına sebep olmaması bakımından arabuluculuk bürosuna başvurulmasından son tutanağın düzenlendiği tarihe kadar olan fasılada zamanaşımının duracağını ve hak düşürücü sürelerin işlemeyeceğini düzenlemektedir.

Yeni yasa ile İş Kanunu kapsamında kalan çoğu uyuşmazlık için arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak aranacaktır. Ancak yasa, iş kazası veya meslek hastalığından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat taleplerinde arabulucuya başvurulmasının dava şartı olarak aranmayacağını belirtmiştir. Ne var ki, Yasanın bu ifadesinden bu türden tazminatlar için arabulucu şartının kapalı olduğunun anlaşılmaması gerekmektedir. Bu tür uyuşmazlıklarda arabulucuya başvurulmuş olması sadece dava şartı olarak aranmayacak olup, taraflar isterlerse ihtiyari yöntem olarak uyuşmazlığın çözümü için arabuluculuk yoluna başvurmakta serbesttirler.

Arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşması halinde arabulucuya ödenecek ücret Arabuluculuk Asgari Ücret tarifesinden uyuşmazlığın özelliğine göre belirlenerek taraflarca eşit olarak ödenecektir. Şayet taraflar ücret konusunda karar almışlarsa arabulucunun ücreti kararda gösterildiği şekilde ödenebilecektir.

Yasanın kapsamına giren uyuşmazlıklar için arabulucuya başvurulmuş olmasının dava şartı olarak kabul edilmesini öngören maddenin yürürlük tarihi 01.01.2018 tarihi olarak belirlenmiştir. Mahkemelerce, bu tarihten sonra yasa kapsamında yer alan uyuşmazlıklarda arabulucuya başvurulması dava şartı olarak aranmaya başlanacaktır.

Av. Umut AKBENİZ

Featured Posts
Recent Posts
Archive
Search By Tags
bottom of page